Şaman hastalığı nedir ve ejderhalar/evren

Şaman hastalığı için tıklayınız
Benim için de kolay değildi hala da zorluklarım oluyor. Şiddetli bir fmf hastası olarak doğdum; daha da kötüsü bu hastalık bilinmiyordu! İlk yirmi yılım hastanelerde geçti. Tanı konuldu tedavisi yok gibi..2500 yıl önceden gelen (bu süre çok daha uzun olabilir, tıp böyle söylüyor şimdilik) karmik/genetik bir hata silsilesini temizleme görevi yine bilmeden yüklenildi. İkinci yirmi yılın sonunda belirgin olarak şifacılığa çekildim, çok okudum, seçerek eğitim aldım. Kaynakların birinde fmf in bir şaman hastalığı olduğuna rastladım, olabilirdi niye olmasın. Zaten bunu bilmeden önce toltek bilgeliği çalışmaya başladım ki bu da on yıldan uzun sürdü. Yani şamanlık yapısını temelini kendi bölgemden değil dünyanın öbür ucundan ve ismini bilmeden edinmişim!
Bu hal/hastalık, Zaman içinde farkındalık ve sürece bağlı olduğunu sandığım değişimler geçirip hep yeni icatlar çıkardı. Anadolu ve belki bu coğrafyanın tümü bu eski dertten çeşitli bedenler üzerinden sorumlu görünüyor. Bazı siyasi konuşmalarda rastladığım “ortadoğu bataklığı” teriminin (her ne kadar kulağa rahatsız edici gelse de) dip köşesinde de şifa bekleyen atalarımız vardır belki. Yarım saat önce (1 niyeni ay devreye girdi astrologlar bir şifa süreci olduğunu belirtiyor, ben de amin, amama diyorum – 1.Nisan 2022

ek. #ortadoğubataklığı #annunaki soyunun negatif kolu #marduk tan beri süre geliyor. Tam ramazanın ilk günü bunları tesadüfen yazmamışımdır muhtemelen, Allah kabul etsin oruçlarınızı. Af dilemek önemlidir bilinerek yapılıyorsa. #hooponopono

bu konuyla tam alakası olmasa da ki her şey birbiriyle alakalıdır. 6 derecelik yakınlık yazıma da göz atabilirsiniz☺️ tıklarsanız tabi

Ejderha simgesi nedir?

 

Yakınlarda uğradığımız ve hala açtığı yaralar onarılmayan deprem felaketlerinden sonra ardı ardına kahve fincanından niyet görüleri açmıştım, hatta instagramda üzerinde yorumlar yaptık. Ülkemiz ve Dünya ile ilgili açtığım niyetlerin hemen hepsinde ejderha simgeleri vardı. Ki Türk kahvesi içmeyen biriyim, fal baktırmam, bu konuya ilgisizim. Bölgede bulunmasak dahi ne derece etkilendiğimizin bir yansıması olsa gerek, çaresizlik insana neler yaptırmaz!

Böylece ejderhayı simgesel olarak araştırdım, sizlerde bilginizi yorumlarda paylaşırsanız sevinirim:

Bereket refah ve güç simgesidir. Altay inanışlarında Bükrek (Bukra) adlı iyicil bir ejderha ile Sangal adlı kötücül bir ejderin birbirleriyle yaptıkları savaşlar anlatılır. “Kainat, acun, var olan her şeyin tümü” gibi anlamlarda kullandığımız evren sözcüğü de etimolojik olarak kökenini ejderha figüründen almaktadır. Türk mitolojisinde dünyanın bir ya da daha fazla ejderha tarafından döndürüldüğü yani “evrildiği” düşünülürdü. Bu ejderhaya da “eviren” denirdi. Daha sonra “i” harfi düşmüş ve sözcük “evren” halini almıştır. Türk mitolojisi ve sanatında da büyük yer tutmuştur. Bu efsanevi hayvan, gök ve yer-su unsurlarına bağlı olarak geniş bir uygulama alanı bulmuştur. Türklerde özellikle erken dönemlerde bereket, refah, güç ve kuvvet simgesi olarak kabul edilmiş bu efsanevi yaratık, Ön Asya kültürleriyle ilişkiye geçildiğinde bu anlamları zayıflamış ve daha çok alt edilen kötülüğün simgesi olmuştur. Çin kaynaklarından Shih-chi ve Hou-han-shu’ da gök ve yer ibadetlerinden bahsedilirken hunların bir ejder festivali düzenlediğinden söz edilir.

Türk kozmolojisinde yer ejderi ve gök ejderinden söz edilir. İnanışa göre yer altında ya da derin sularda bulunan yer ejderi bahar dönümünde yerin altından çıkıyor, pullar ve boynuzları oluşarak gökyüzüne yükseliyor, bulutların arasına karışıyordu. Böylece yağmur yağmasını sağlayarak bereket ve refahın oluşmasına katkıda bulunuyordu. Evren kelimesi, “evrilmek” sözcüğüyle bağlantılıdır. Döndürmek, çevirmek, kıvranmak gibi anlamlar içerir. Evren (kainat) aslında bir ejderhadır, tıpkı ejderha gibi evren de büyük ve insanüstüdür. İnsan aklıyla bütün niteliklerini anlamak mümkün değildir. Tıpkı kainat gibi evrilmekte (dönüşüm geçirmekte) ve büyüyüp genişlemektedir. Ever (Eski Moğolcada Ebher), Moğolcada boynuz demektir ve ejderhaların boynuzlarının olduğu yaygın bir inanıştır. Tunguz dilinde Üre sözcüğü yılan veya ejderha anlamı taşır. Tunguzcanın Ulça lehçesinde ise Vere sözcüğü aynı anlama gelir.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir