12 saniyelik ŞİMDİ

Üç boyutlu gerçekliğimiz, bize fiziksel olarak 12 saniyelik bir ŞİMDİ imkanı veriyor.

Her şey, tüm zamanlar ve sonsuzlukla ilgili tüm bilgi ve anlayışlar, her hangi bir 12 saniye içinde mevcut!

Anlaşılmasının kolay olmadığını biliyorum. Belki de Huna felsefesi-Urban shaman konseptine aşina olanların anlayabileceği (örneğin kendim) bir terminoloji ile açıklamaya çalışacağım.

Öncelikli oniki saniyelik şimdi nedir, bundan ne anlamamız gerekiyor? sorusuna odaklanalım. Evet 12  saniyemizi bu soruda kullanalım; Bu gerçeklik illüzyonunda bize her biri on iki saniye süreli bilgilendirici videolar sunulduğunu ve bunların herbirinin tüm yaradılışın sırrını eksiksiz olarak sunan paketçikler olduğunu anlayalım. Yani hayatınızın toplam süresini 12 saniyeye bölerek, hep aynı mesajı kaç defa aldığınızı bulabilirsiniz! Usandırıcı bir tekrar değil mi? Ve biz hala yaratımın gizi hakkında hiç bir şey bilmiyoruz! Geldik gidiyoruz ve bu sırra vakıf olabilenlerin bikaç elin parmakları ile sınırlı olduğunu duymakla yetinmek zorunda kalıyoruz.

Detaya girmeden önce konuyu Aristo mantığı gibi iki seçenekli düşünmemek için kendinizi salın, rüyada  gibi rahat olun, hatta isteyerek teta frekansına girebilmeyi başarabiliyorsanız önce bunu yapın. Olmuyorsa, yazıyı okumayı burada kesin ve hemen en görünür yere bu yazıya geri dönmeniz gerektiğini (kendinize) 12 saniyeler arası mesaj bırakın, sonra hiç bir şey düşünmediğiniz bir yürüyüşe çıkın. konuyu da tüm sorunlarınızı da unutun, kuş seslerine odaklanın.

Şimdi(yepyeni bir 12 saniye, değişik kelimeler fakat aynı sonsuz içeriğe sahip videomuz) açıklamaya geri dönüyoruz. Teşekkürler.

Çıkarları için iş yapsalar da
Bilgisizler bırakın iş yapsınlar
Bilge onları uyarıp şaşırtmaz
Yapılan işleri gereksiz bulmaz.
Bhagavad Gita

Anlatmakla olmadığını, olsaydı… Kendi yolculuğum esnasında her 12 saniyenin bana verdiği mesajları çocukluğumdan bu yana yazdığımı, yayınladığımı, paylaştığımı ve bunların büyük kısmına internetin keşfiyle birlikte herkesin her an ulaşabilir hale geldiğini ve bunları birbirine bağlayacak sözcükleri zaten bu yazının başında söylediğimi fark ettim. Demek ki yapabileceğim yeni bir şey yok. Gülümsüyorum ve rahatım, huzurluyum. Bilge değilim, yine de bazen onları kısmen anlayabiliyorum. Teşekkür ederim.

Son olarak (sadece bu yazının sonu olarak, hahahahahaha), kendilerime şu hatırlatmaları yapmak istiyorum :

Urban shaman birinci seviye, ana prensipler ve 4 farkındalık düzeyini her 12 saniye içinde görebilir olana kadar kararlı ve sabırlı ol.
Unutmadan, şu kelimeleri bu sitede (ve alternatif başka kaynaklardan test ederek) ara, oku ve yeni katmanların sana gelmesine izin ver: Yorumlama sistemi-dekoder, görücülük, hipnoz, ayrılık, lisan, deri ve isim,frekans,bİRLEŞİK ALAN KULLANIMI-bak, bağlantı,dolanıklık

Ve bir uyanma büyüsü/hatırlatıcı:

Her biip sesi duyduğunuzda (korna ya da alarm vs. ne olursa) şunlar aklınıza gelsin:

** Nefes al.

Hayati!!!
Nefes almak, enerjiyi hareket ettirir.

 ** Kolaylık. Eğer yaşamınızda fazlasıyla çaba olduğunu görüyorsanız, her şeyin zor ve meydan okuyucu olduğunu görüyorsanız, onu yanlış yapıyorsunuzdur. Eğer kolaylıkla olmuyorsa, durun, derin bir nefes alın, bir süre eğlenceli başka bir şey yapın ve sonra ona tümüyle farklı bir biçimde yaklaşın. Olan, kolaylıkla olmalı.

** Farkındalık. çağlar boyunca muazzam miktarlarda hipnotize edici örtücü-katmanları olan  toplumlarda yaşadık. Ve bunların hepsi şimdilerde birbirine karıştı. Bu sanki insanlığın bilincindeki bir yara izi gibi. Farkında olmak (dekoderinizi iş başında yakalamak), bilinçli olarak soluduğunuz havayı, dışardaki ağaçları, gökyüzünü, kuşları, doğadaki her şeyin farkında olmak demektir. Seslerin farkında olun. Gördüğünüz ve kokladığınız şeylerin farkında olun. Koku – bu sezgiyi kutsal bir düzeyde uyandırmanın en güzel yollarından biridir. Insanların koku alma duyusunun yüzlerce, belki binlerce yıldan bu yana en düşük noktaya geldiğini fark ediyor musunuz? Bu, çevrelerindeki şeyleri duyumsamadıkları gerçeğine işaret ediyor. Böylece sinüsler, geniz, koklama duyusu kapanıyor. Onlar küçük bir hipnoz içindeler. hepimiz değişik düzeylerde hipnoz altındayız. O ağaca bir bakın. Yanına gidip onu hissedin. Bir ırmağın ya da derenin ya da gölün akan suyuna elinizi daldırın, ve sadece hissedin. Ona herhangi bir şey yapmaya kalkmayın.

**Var Olma Noktası. Şimdi anı…  Şu anda neredesiniz? Varlığınız nerede? O parlak ışık parıltısı nerede? Yarında mı? Dünde mi? Eh, insan bilincinin büyük bir bölümü aslında öyle. O, dışarıya bir yerlere çıkıp gitti, yıllardır orada. Bir de aşık olana gözü kör dersiniz.
Bu Var Olma Noktasında her şey size gelir. Şimdi güç anıdır.  Dışarılarda olduğunuz zaman, gelmez.

Teşekkür ederim, ALOHA

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir