Tibet’in tantrik mistikleri düşüncelerin ‘maddesine’ tsal adını vermekte ve her zihinsel eylemin bir gizemli enerjinin dalgalarını üretmekte olduğunu ileri sürmektedirler. Onlar, tüm evrenin zihnin bir ürünü olduğuna ve tüm varlıkların kollektif tsal’ları tarafından yaratılıp, canlandırıldığına inanmaktadırlar. İnsanların çoğu bu güce sahip olduğunu bilmemektedir, diyor Tantristler, çünki sıradan insan zihni, “büyük okyanus tan ayrılmış ufak bir gölcük gibidir.” Yalnızca büyük yogilerin zihnin daha derin düzeyleriyle ilişki kurabildiği ve böylesi güçleri şuurlu olarak kullanabildiği söylenir, bu amaca erişmek için yaptıkları şeylerden biri de diledikleri yaratıyı sürekli olarak imgeleme çalışmaları yapmaktır. Tibet’in tantrik metinleri, bu gibi amaçlar için oluşturulmuş imgeleme çalışmaları ya da “sadhana”lar ile doludur.
Lemuryan Huna felsefesinde yani bizim odaklandığımız gezgin şamanın yolunda bu maddeye AKA ismi verilir; yansıma-ayna-gölge-öz anlamları olan bu sözcük fiziksel evrenin temel maddesidir ve tüm gerçeklik düzeylerinde, eterik ya da soyut diyebileceğimiz düzeyler de dahil varlığın biçimlenmesindeki temel maddedir. AKA’nın biçimlenmesine olanak veren ise No’onoono yani Bilincin Makaku ve Laulele özellikleridir, özetle buna Amaçlı Yaratıcı İmgelem diyoruz.
Demek ki AKA’yı harekete geçiren No’onoono dur ve onu MANA ile doldurmak suretiyle değişik düzeylerde görünür kılar. Haipule konusunu hatırlayınız sevgili preshamanlar. Aloha
*
Eleştiri sadece stres yaratır. kendinizi mi başkalarını mı eleştirdiğiniz ya da eleştirildiğiniz KU’nuz açısından hiç fark etmez (kent şifacıları bunu çok iyi bilir). Bazıları yapıcı eleştiri hakkında ne düşünüyorsun diye sorar; hiç farketmez :))) yapıcı eleştiri normal eleştiri içine bir özür sokmaktan başka şey değilidir. Astım, alerji, çeşitli soğuk algınlıkları, baş ağrıları, artrit hep eleştiriye verilen tepkileridir. Aloha
*