Siyu’lara göre kelimelerin hepsi semboldür ve büyük güçleri vardır özellikle de isimlerin. Lame Deer diyorki: “Her Kızılderili’nin isminin gerisinde bir öykü, bir vizyon, bir rüya vardır. Biz onlardan büyük armağanlar alırız, bizi doğal olana, hayvanlar alemine bağlar, güç verir, çok özeldir her birimizin ismi, beyaz adamın gelişi güzel verilmiş isimlerine kısaltmalarına benzemez. Ayrıca bizim her zaman saklı bir ikinci ismimiz vardır, asla yüksek sesle söylenmez. Bu iyi şans, uzun hayat içindir. Onları çocuğa bazen büyük anne-büyük baba bazen de büyücü hekim tarafından verilir ama en iyisi bir winkte tarafından verilmesidir.”
“Biz alemle biriz, bütün yaşayan şeylerle birlikte, sonu olmayan bir döngünün bağlantısıyız. İlk beyaz adam gelmeden çok önceden beri buradaydık, şimdi de buradayız, zamanın sonunda yine burada olacağız. Kızılderili zamanı. Yaşayacağız. Hadi şimdi pipomuzu tüttürelim. He-hetcetu.” Der cümlesinin sonlarında Lame deer.
özetleyen sa
Fibromiyalji tarihçesi "Nörasteni" gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılsa da 1904 yıllarında Gowers "fibrositis" tanımını kullanmış, böylece…
4 Mart 2020 Mircea Eliade: Dünyanın en tanınmış, saygı duyulan şaman araştırmacısı, kendisi bir şaman…
Komik olacak ama dün gece uyumadan önce tüm hayatım gözümün önünde resmî geçit yaptı, bir…
#şehirdenindimköye zamanı bile elden kaçıyor korkarım, fotoğraflara baktığınızda #megakent faciasını anlamak hiç de zor değil…
Lütfen önce Asimov’un 1954 yılında yazdığı Çok güzel bir gün öyküsünü okuyun ve sonra konuya…
önceki bölüm için tıklayınız BİR SUDANLI SİRİUS SİSTEMİ Ynzan: M. Griaule ve G. Dieterleıı Not:…