Categories: Urban Shaman

Deniz kablumbağası

Dün gece yattığımda bir groklama deneyimi yapmak istedim. Neyi groklayacağıma dair bir fikrim yoktu fakat aniden deniz kaplumbağası geldi gözümün önüne! Muhtemelen iki gün önce instagramda onun suda yüzüşünü gösteren kısa bir video gördüğüm için olduğunu sanıyorum.

İmgenin zihnimde belirmesiyle birlikte deniz kablumbağasını groklamaya niyet ettim ve beklemeye başladım. Her zamanki gibi uzun süre hiç bir şey olmadı. Defalarca bu kez olmayacak herhalde fikri geldi ve ona aldırmadım. Sonunda birden değiştiğimi hissettim, anlatması oldukça zor.

Belli belirsiz bilgelik dolu bir gülme hissi ile geldi. Sanki hafifçe çökerek dev bir deliğin ağzına benzedim, karanlıktım ama aynı zamanda kozmozu tasvir eden sönük bir görüntü gibiydim. Hayatımda böylesi bir dinginlik yaşamamıştım. Zaman durmuştu, nefes almıyordum. Sadece kosmoza benzeyen o şey, ben vardım, tartışmasız huzur. Kıpırtısız derin bir sessizlik halinde kalakaldım. Zaman zaman sibel olan minik yüzdem şimdi ne olacak diyordu fakat bu soru geçip gidiyordu. Bu deneyimi tarif etmek öncekilerden çok farklı çünkü sadece sonsuz bir bir dinginlik-devinimsizlik var. Bunun hakkında daha ne söylenebilir bilemiyorum. Adeta Tibet rahip adaylarını kıskandıracak bir vecd hali. Çok uzun zaman bekledim belki bir değişiklik olur diye ama milim kıpırdamadı. Muhtemelen en uzun -dünya zamanı bakımından- groklama seansım oldu.

Teşekkür ederek Deniz kablumbağasının enerji bedeninden ayrıldım ve o dinginlikle hemen uyumak istedim. Uykuya geçme döneminde hala o hareketsizliği-sukuneti sürdürdüğümü fark ederek rolden ayrıldığımı bikaç kez kendime hatırlatmak durumunda kaldım. Zihnim hayatımda hiç olmadığı kadar uzun ve net biçimde durmuştu.

Sabah uyandığımda deneyim hala gündemimin ilk sırasındaydı kahvemi yudumlarken deniz kablumbağaları hakkında bilgi edinmeye çalıştım. İnternette gezinirken doğal hayat sayfalarının dışında bir de şöyle bilgi buldum, benim groklama deneyimime uyduğu için şaşırdım, şöyle yazıyordu:

Deniz Kaplumbağası Dünya Ana’nın sembollerinden biridir ve koşulsuz sevgiyi, her yerde “evinde” hissetmeyi temsil eder. Kabuğunun sırt kısmında bu kadim uygarlıkların özel işaretlerini taşıdığına inanılır.

 

 

Sibel

Recent Posts

fibromiyalji dünyada ne zaman başladı?

Fibromiyalji tarihçesi "Nörasteni" gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılsa da 1904 yıllarında Gowers "fibrositis" tanımını kullanmış, böylece…

2 ay ago

Urban Shaman – şehir şamanı ders notları 1

4 Mart 2020 Mircea Eliade: Dünyanın en tanınmış, saygı duyulan şaman  araştırmacısı, kendisi bir şaman…

2 ay ago

Sibel Atasoy kimdir sorusuna cevap bulmak!

Komik olacak ama dün gece uyumadan önce tüm hayatım gözümün önünde resmî geçit yaptı, bir…

1 yıl ago

Açken Diplama işe yaramaz

#şehirdenindimköye zamanı bile elden kaçıyor korkarım, fotoğraflara baktığınızda #megakent faciasını anlamak hiç de zor değil…

1 yıl ago

Asimov, bir zaman yolcusu muydu?

Lütfen önce Asimov’un 1954 yılında yazdığı Çok güzel bir gün öyküsünü okuyun ve sonra konuya…

1 yıl ago

Dogonlar ve SİRİUS Yıldızı -3

önceki bölüm için tıklayınız BİR SUDANLI SİRİUS SİSTEMİ Ynzan: M. Griaule ve G. Dieterleıı Not:…

1 yıl ago