Unutma Perdesi

Her birimiz bu gerçeklikte konumlandığımız (seçerek ya da belki tesadüfi fark etmez) ROLlere ölümüne bağlıydık, sanki ondan başka bi yetimiz, bilgimiz yokmuş gibi davrandık, bazıları hala öyle davranıyor. Ki bunun “unutma perdesi” ile ilişkili olduğunu biliyoruz. 3B boyutunun bir şartı; unutmak! 🙂
Örneğin ben bir hayalperest, bir kurgucu rolünü aldığımda bununla ilgili yaşayıp yaratımlarda bulunduğumda başka roldeki biri (bir başka BEN) de ahlakçı rolü almış olabiliyor, biirbirimizi kıyasıya eleştiriyoruz. Sanki ben de hiç ahlakçılık yokmuş gibi davranabiliyorum. Oyunu dışarıdan gözlemlediğinizde dramatik bi komedi gibi oluyor, belki o sebeple üstatlar, kanallık bilgileri verenler bu kadar çok kahkaha atarlar.
Kahkaha atanlar bunu sık sık ve sanki çok da gerekli gibi bi durumda değilken yapanlar hemen dikkatimi çeker. Örneğin Tobias’ı böyle bir durumdan ötürü izlemeye başlamıştım.

*

“Ruh öğrenmez, insan öğrenir.” Diyor Kryon.
Hakikaten de tavukların ruhla bi ilişkisi olabilir, çünkü (arkadaşlarım bilir) tavuklar üzerine oldukça çok düşünmüş ve gözlem yapmışımdır. Üstelik Clarissa’nın en beğendiğim (sibel yaşamının hikayesi olarak algıladığım) öyküsü Vasalisa‘da hayatın var oluşunu sağlayan ateşi veren Baba Yaga’nın evi tavuk ayaklarına sahiptir! Ve benim BAK oyunuyla sorduğum kendi işlevime dair yapılan resimde yine sol tarafımda tavuk ayaklı kaos canavarı yer almıştı. Tesadüf deyip geçebilir miyiz? evet
Ama artık geçmiyorum 1999 dan beri 🙂
Neden geçmiyorum, inançlı olduğum için mi? Hayır ve evet 🙂
Her şey hem öyle hem böyle.
Matrix’in kahini gayet güzel özetlemiştir:” Öyle ya da böyle”
Kuantum fiziğine hürmetlerimle

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir