Mümkün Varlıklar

Önce Arabi’nin bu muhteşem beyanını okuyalım sonra sorularımızı sıralayalım, bakalım ne cevaplar alacağız 🙂

..

Allah o “mümkün varlıklara”, imkanları ve kabul istidatları nispetinde varolmalarını (tekvin) emredince, o varlıklar Onu görmek için süratle koştular.

Mümkün varlık, varoluş haline geçince, nurla boyandı. Böylece adem, yokluk, yok oldu. Mümkün varlık iki gözünü birden açtı ve katıksız iyilik, saf güzellik gördü. Fakat ne olduğunu bilemedi, anlayamadı

Mümkün varlık, nur ile boyanınca, sol tarafa yöneldi ve baktı; ve adem’i yokluğu gördü; onu tahkik etti, inceledi. Yokluğun kendinden çıktığını görünce, “Bu da ne?” dedi.

Bunun üzerine sağ taraftan nur ona şöyle dedi: “İşte, o sensin! Eğer sen kendin nur olsaydın, gölge diye bişey olmazdı; baksana, ben nurum ve gölgeyi gideriyorum. Senin üzerinde bulunduğun nura gelince, zatında bana teveccüh edip yönelmenden dolayı, sende o nur gözükmektedir; bu da senin Ben olmadığını bilmen için böyledir.

Oysa Ben, gölgesi olmayan bir nur’um; sen ise imkan dahilinde olman için, gölgeyle karışmış bir nursun. Buna göre, şimdi eğer sen kendini Bana mensup sayarsan, Ben seni kabul ederim; yok eğer sen kendini “adem”e, yokluğa mensup sayarsan, o seni kabul eder.

Dolayısıyla şimdi sen vücudla adem, varlıkla yokluk, hayırla şer arasındasın. Eğer sen gölgenden yüz çevirirsen, imkan dahilinde olmandan yüz çevirmiş olursun; imkan dahilinde olmaktan yüz çevirdiğin zaman da, Beni bilemezsin.

Öyleyse sen Bana, seni kendi gölgenden büsbütün yok edecek bir bakışla bakma; yoksa o zaman sen, Ben olduğunu iddia edersin ve böylece bilgisizlik içine düşersin. Aynı şekilde, gölgene de, seni Benden büsbütün yok edecek tarzda bakma, yoksa o tarz bakış sana sağırlık getirir. O zaman da seni niçin yarattığımı bilemezsin.

Öyleyse, kimi zaman öyle ol, kimi zaman böyle ol! Allah senin için iki gözü, ancak birisiyle Beni müşahade edesin, diğeriyle de kendi gölgeni göresin diye yaratmıştır.

İbn Arabi


1. Mümkün varlıklar nedir kimdir nerededir?

2. Mümkün Varlığın sol tarafa yönelmesi ne anlama geliyor?

3. Gölge nedir? Gölgenin varlık sebebi nedir? Nicelikleri neye göre belirlenir? (somuttan soyuta nasıl geçer bu soruların cevapları?)

4. Bilinmesi arzu edilen “ben” kimdir nedir?

5. Söz konusu Ben’in neden gölgesi yoktur?

6. Bilgisizlik içine düşmek nedir?

7.Sağırlık nedir?

8. “Kimi zaman öyle kimi zaman böyle ol” mak nedir?

Şimdiden teşekkür ediyorum

4 Yorumlar

  1. says:

    Nilüfer yazdı:
    1. Mümkün varlıklar nedir kimdir nerededir?

    Mümkünlü beldesinde:)) yani şehri vücutda yaşayanlar..

    2. Mümkün Varlığın sol tarafa yönelmesi ne anlama geliyor?

    Can’ın yani ruhun sağı solu ve dahi cinsiyeti yoktur, bedenlenen can için; sol
    tarafı nefsidir, egodur.

    3. Gölge nedir? Gölgenin varlık sebebi nedir? Nicelikleri neye göre belirlenir?
    (somuttan soyuta nasıl geçer bu soruların cevapları?) sol tarafdaki nefs
    gölgedir,insanın mümkünlü olmasının sebebi kaynağı nefsidir, onun için onu
    silmek eziyet etmek değil, onu bilmek ve nur ile dolup yükselmesidir murad
    edilen, her ben (veche) orjinali Allahın bir isminden gelir, ancak nefsin kendi
    varlığındaki mümkün olan o ismi hatırlaması ve o isim olması içindir bu
    yolculuk, yani “ben bu dünyaya O’nu görmek için geliyorum”..

    4. Bilinmesi arzu edilen “ben” kimdir nedir?

    Ben (mümkünlü olan) Allahın ismidir, sıfattan Zat’a geçmek için gereklidir.

    5. Söz konusu Ben’in neden gölgesi yoktur?

    isim Zat’tır, ZAT nurdur sadece nurdur, o nedenle gölgesi yoktur.sıfat
    gölgedir, yansıyandır, hakikat Zat’tır.

    6. Bilgisizlik içine düşmek nedir?

    akıl yerine gördüğüne kanmak inanmaktır.

    7.Sağırlık nedir?

    aklı kullanmak için gerekli olan duyu organlarının bilgisini (görmek dokunmak
    tatmak duymak ve dahi hissedişleri) aklın hizmetine sunamamaktır.

    8. “Kimi zaman öyle kimi zaman böyle ol” mak nedir?

    aklını kullan, sen AŞKsın ancak AŞK OLduğunu ancak nefsinle bildiğinde BENi
    bileceksin, nefsini silmeye kalkma onunla yanıma gelecek ve ancak onu
    yükselttiğinde İNSAN olduğunda BENi bileceksin, Nefs ile bilmek için hem
    nefsini tanıman hem de tanıdığın için, içindeki sonsuz farkındalık olan BENin
    farkına varman mümkün olacak…

    Allah sizden razı olsun, sabahtan beri İmam Gazali’nin bir metnini okuyorum,
    öyle bir eşzamanlılıkla yolladınız ki bunu, nasıl örtüştü anlatamam size, buraya
    da koyayım o metnii hemen işmi, öperim sarılırım size..

    nil.

  2. mert says:

    saçmalık ibn-i arabi allahın ne yaptığını nasıl bilebiliyor?

    1- ya allahın kendisidir
    2- ya şahit olmuştur
    3- ya da kendince güvendiği bir kaynaktan haber almıştır

    bunların hiç birisi mümkün değil ayrıca bu ne karmaşıklık böyle allah sonsuz merhamet sahibi değil mi zorlaştırmayın kolaylıştırın diyen peygamberi değil mi

    hem öyle ol hem böyle olla kim bütünlük kazanabilir?? dalga mı geçiyor bu benimle?

    Olayların sembolize edildiği yukarıdaki bu yazı ne kadar kasıldığını gösteren bir ispat daha işte

    bir insan varoluşuyla ilgili tüm gerçekleri ,onları aramadığında anlar ,aramayı bırakmak ve anlamaya çalışmayı bırakmak aranılan huzur için en güzel yoldur

  3. […] kastettiğimi anlamak için ibn Arabi’nin şu yazısını bi hatırlayalım, lütfen tıklayınız) HS:büyümesi eşyanın tabiatı gereği denir ya… öyle bir durum değil mi? fiziksel […]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir