Serbest elektronlarla ilgili bir soru

Elektronların bir atom içinde yer alma zorunluluğu olmayışı ilginç geliyor bana. Peki bunlar öyle kendi başlarına ne yapıyolar dışarda?
Yani 1. işlevleri nedir?
2. Atomdan ayrılmaları bir sebebe bağlı ise nedir?

3. Nötronlar parçalandığında, elektronları alıp çekip gidiyorlarmış! Neden? Böylece protonlar çekirdeğin element yapısını değiştirirler(Beta bozunumu). Ayrıca nötronun parçalanması neden 12 dk sürüyormuş? Açığa çıkan nötrinoya ne oluyor?

Elektron nötron proton (tıklayınız) konusunu hala anlamaya çalışıyorum.  Sorularım acemice biliyorum ama merakım had safhada. Çok ama çok önemliler fakat konunun teknokratı olmadığım için yardıma muhtacım. Aslında fizikçiler de benim yardımıma muhtaç çünkü kuramsal fizikçi olanların bile çoğu filozof değil 🙂

Neyse belki de öyledirler. Neticede yardıma ihtiyacım var.

  • Murat Uhrayoğlu fizik kuralları genel olarak bunların sebeplerini açıklar.. Ama neden böyle olduğu? sorusunu felsefecilere bırakır, işte bu yüzden en önemli mesele de bunlar üzerinde düşünce geliştirebilmektir..

    Sibel Atasoy Şimdiye kadar fizik kurallarından ne kadar yararlandığımı bilseniz şaşarsınız 🙂 Bunlardan da faydalanacağım, soru yöneltilebilince cevap mecburi hale gelir.. Beklemedeyim 🙂

    Murat Uhrayoğlu ‎1’in cevabı: Elektronlar heisenber’in belirsizlik ilkesine göre atom çevresinde belirli yörüngelerde olmayıp bir elektron bulutu şeklinde elektromanyetik bir dalga formunda, sadece olasılık yoğunluğunun 1′ eşit olduğu enerji seviyelerinde bulunurlar. 0’lar ise elektronların olmaması, yani boş yörüngelere tekabül eder. Bu demektir ki, kuantumj mekeniğine göre elektronlar ve dolayısıyla madde sürekl olmayıp belirli olasılık değerleri alma eğiliminde birer enerji formudurlar ve uzay zamanda sürekli salınım yaparlar,, yani e fotoelektrik etkisine göre foton dediğimiz ışık parçacıklarını salarak sürekli yörünge değiştirirler ve bu şekilde maddeyi teşkil eden elektromanyetik çekim kuvveti alanlarını oluştururlarç. Mesela atomlardan oluşan moleküllerin ve bunların birleşimi olan biyomoleküllerin bir arada durmasını ve bir form kazanmasını elektronların bu bağlanma enerjileri sağlar..

    Murat Uhrayoğlu ‎2’nin cevabı: Eğer bir atoma enerji verirseni (ısı veya radyoaktif etki ile) elektronun yörüngesini daha ovalleştirip komşu atoma geçmesini sağlarsınız. Bu sonuçta, atomdan elektronun kopması ile noktalanır. Fakat buradaki esas amaç ise, elektronun bir başka atoma veya moleküle bağlanma gereksinimi duymasını tetikleyen bir madde formunun oluşturulmak istenmesi veya bu çeşit bir kimyasal reaksiyonun ortaya çıkışıdır ki, bu da felsefi olarak maddenin ve dolayısıyla elektronların tesadüfen değil de belirli bir amaç doğrultusunda atomdan kopartıldıklarını ve burada etkin bir gücün varlığından söz ettirir. Fakat bu sebp, doğa kanunlarıyla çoğu kez açıklanamaz. Çünkü elektronlar atomdan ayrılırken ve yeni bir bağ oluşturdukları sırada termodinemaik olarak enerjinin yine minimum düzeyde tutulacağı yani en ekonomik bir bağ yapma mekanizmasını tercih ederler. Bu ise, maddenin evrensel tekamülü, yani maksimum mutlak mükemmeliğe ve en kararlı duruma ulaşma istencinin bir sonucudur (bana göre)..

    Murat Uhrayoğlu ‎3’ün cevabı: B bozunumu atomu farklı bir elemente çevirir, doğru. Ama atom tam parçalanmadan önce birtakım ara reaksiyonlar gerçekleşir. İşte bu ara kimyasal tepkimeler, işlemlerin nötronun parçalanmasına kadar süren zamanın uzamasına neden olur. Ayrıvca, doğada genel olarak bir parite (parity) -yani çiftler- yasası vardır ki, tabiattaki her partikül bozunan partiküllerin toplam baş kuantum spin sayılarının eşit olmasını zorunlu kılar. Dolayısıyla, tepkime buna uyacak şekilde partikül üretecektir ve örneğin nötrino gibi kararsız partiküller ise, kuantum tünelleme etkisi sonucu ışık hızına yakın bir hızda ivmelenerek atomu terkederken, nötron daha kararlı alt partiküllerine parçalanır ve bu arada da – yüklü elektron çiftlerini kendi yörüngesi etrafında toplayarak + yüklü protondan kısmen izole olur ve parçalanır. Nötrinolar ise, çok yüksek frekanslı bir elektromanyetik dalga formunda titreştiklerinden, sonsuz uzayda neredeyse tüm element atomlarını delip geçerek yoluna devam eder, bu yüzden nötrinoları yakalamak olanaksızdır..

    Murat Uhrayoğlu Dolayısıyka, görüldüğü gibi esas sorun da burada başlıyor. Yani, size yaptığım ilk yorumun altında da bu düşünce var: yani, doğa yasalarının temel sebeplerinin altında yatan temel nedenlerin iki yönü var gibi görünüyor; bunlardan birincisi fiziksel yani maddesel nedenleri oluştururken, ikincisini ise, görünmeyen maddenin ruhani yönüdeki tekamül yasaları oluşturuyor ki, bence madenin şekillenmesinde ve hareketinde bu ikincisi temel bir etkiye sahip. Çünkü ben birleşik alan kuyramını yazarken şunu gördüm ki, kütleçekimiyle elektromanyetizma belli bir noktada birleşiyordu fakat birleşmeyi ilginçtir ki, doğpanın belki de en az yönü bilinen gizemli bir eli olan manyetizma gerçekleştiriyordu. Oysa, manyetizma kanunalrının daha sonra 5. boyuta yani bilinmeyen bir kapıya doğru bizi götürdüğünü keşgfettiğimde çok şaşırdım. Yani burada möatematiksel oalrak şunu gördüm: Elektyron gibi maddi partikülleri 5. boyuttan bizim 4-boyutlu evrenimize maddeleştirerek aktaran bir mekanizma vardı ve bunu zihnimde tasvir ettiğiğmde bunu gerçekleştiren bir birleşik alanın varlığı önkabulüne gittim. Bu ise, bizi size biraz önce bahsettiğim, formel nedenlere yani maddenin şakillenmesindeki amaçlara ve tekamül kanunlarına götürüyor, ama fazla ilerisine değil, yani burada şunu kabul etmekı gerekiyor: bu noktada zihnimizin bir sınırı var ve ötesini anlayamıyoruz ki en önemli mesele de bu bence..

    Sibel Atasoy komşu atoma geçmesi sağlanıyorsa bunların serbestelektron sayılmaması lazım. Benim merak ettiğim atom dışında bulundukları zaman ve işlevdi

    Sibel Atasoy şimdi tesadüfen rastladım,başka şeyler de sormuşum, bazı cevaplar almışım, yarın unutmadan iki zamanın arasınıdoldurabilecek miyim bakayım 🙂 https://sibelatasoy.com/?p=5198

2 Yorumlar

  1. Turan says:

    Sorularinin hepsine cevap veremesem de yine de deneyim:

    1) Elektronlarin “disarda” olmasinin sebebi “normal” degildir. Disardan gelen herhangi bir kuvvet ile elektronlar yörüngelerinden ayrilirlar.

    2) Potansiyel farkliligi elektronlarin akimina yol acar. Biz buna “disardan” baktigimizda elektrik diyoruz.

    iger sorularin cevabini bilmiyorum…

  2. hülya says:

    Bu tartışmanın devamı oldu mu acaba ? yoksa bu son durum mu!
    Turan beyin dediği “dışardan gelen herhangi bir kuvvet” neler olabilir?
    1- Murat beyin dediği gibi enerji ise, bu enerji hangi koşullarda etkiliyor?
    kim ya da ne tetikliyor? 5.kapı mı?
    2- Aynı şekilde serbest kalan elektronun başka bir atoma geçme gereksinimi duymasını sağlayan itici güç nedir? bunun cevabı da 5. kapı mı?
    3- 5.kapı nedir? birleşik alan mı? bu sefer o nedir? sorusu çıkıyor
    4- elektronlar doğru anladıysam serbest gezinemiyorlar
    başka bir moleküle bağlanınca, o molekülün yapısı
    değişiyor değil mi?
    Dilerim beni aydınlatacak bir dost vardır bir yerlerde 🙂 sevgilerimle

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir