Hank wesselman, Afrikalı kabilelerle yaptigi uzun sureli antropolojik çalışmalardan sonra bu yazidaki sonuca varmış.. Ruhsal Dünyaya Uyanış kitabından alıntılar:
Şamanlığı uygulamakla bir şaman “haline gelmek” arasında fark vardır. Kişisel gelişim ve şifa için şamanlıgı her yönüyle hayatımiza tasiyabiliriz ama bu durum illa ki şaman oldugumuz anlamına gelmez. Şaman olmak kafaya takılacak bir şey olmamalıdır. Bilfiil geleneksel bir şaman olmadan da bu kadim sanatı günlük hayatımızda pratik sonuçlar almak icin, vizyoner amaçlar icin kullanabiliriz. İşte bu sebeple urban şaman kavramı dünyada hızla yer bulmaktadır.
Sana muazzam bir mutluluk ve sevgi veriyorum. Buraya gelen ya da geçen herkes mutluluk, bolluk, bereket ve esenlikle kutsansın.
Şaman ve vizyonerler. “saklı şeylerin dünyasının” olağandışı gerçekliğinin, aslında bizim yaşadığımıza paralel bir evren olduğunu bilirler. Aborjiniler bu olağandışı alemlere Düş Zamanı derler. Hawaii şamanlığında buna PO bölgesinin Orta dünyası olarak Kahiki diyoruz.
Şamanik yolculuğumuz esnasında, Yukarı Dünya’da ben-ötesi yanımızla, yüksek benliğimizle yeniden bağlantı kurabiliriz. Bu buluşma hayatımızı olağanüstü derecede değiştirebildiği gibi; ruh öğretmenlerimizin de aslında kendimiz olduğunu ama sıradan gerçeklikteki halimiz değil,bir başka kendimiz olduğunu görebiliriz. O bizim ölümsüz yanımızdır, sezgilerimiz ve aldığımız ilhamın kaynağıdır. O bizi koşulsuz şekilde seven, son derece gizemli yollarla iş gören “tanrı benliği” ya da ben-ötesi tanıktır”
*Hawaii şamanlığında Üst Dünya, bilincimizin KANE bölümüne denk gelir ki eğitim alanlarınız ebeveynimiz Aumakua’nın orada ikamet ettiğini hatırlayacaklardır.
Bizi her şeyin içinde yaşayan ruhla, her şeyle ve her yerle bağlantıda tutan bu ağdan, bu dokudan tüm şamanlar bahseder. (Her şey birbiriyle bağlantılıdır.UB)
Dünyanın pek çok bölgesindeki insanlar, yaşadıkları yerin bir ruhu olduğunu fark etmişlerdir. Bu yerin ruhu onurlandırılmış ve şifa törenlerine, kutlamalara davet edilmişlerdir. Uyum halinde yaşamak için her şeyin ruhu tüm seviyelerde tanınmalıdır. Bir yerin ruhu ile tanışma deneyimlerini tıpkı şaman yolculuğu yapar gibi bir seramoni ile gerçekleştirebilir ve sonrasında ona şöyle teşekkür edebiliriz:
“Aldığım, algıladığım her şey için bu yerin, bu evin, bu bölgenin ruhuna teşekkürlerimi sunuyorum. Gelişebilmem için, bana hayat verdiği için toprağın, havanın, suyun ve güneşin ruhuna teşekkürlerimi sunuyorum. Hayatım için atalarıma (Aumakua) teşekkürlerimi sunuyorum.”
Şamanlık animist bir gelenektir. Animist, her şeyin spiritüel bir yanı ya da ruhu bulunduğuna, dolayısıyla her şeyin canlı olduğuna ve belli bir seviyede farkındalık taşıdığına inanır. Muhtemelen bu bizi doğal bir “birlik” hissi yaşamakla ödüllendirir.
“Evrende ele geçirilemeyen, yenilgiye uğratılamayan tek şey vardır, o da ALOHAdır; sevgi.” der İsimsiz bir kahuna.
*Devamı için tıklayınız
Yorum Yapılmamış