Categories: esinti

ÖL ya da ÖZ

OL ile ÖL gibi birbiriden 180 derece farklı anlam algıladığımız iki kelime arasında yalnızca iki minik nokta olduğuna aydığımda, arkası çorap söküğü gibi gelmişti.  Bi kuşun tam olarak hangi taşla isabet aldığını bilemiyorsunuz, bilseniz de ancak devrenizin (spiralin) sonraki bi dönüşlerinde olabiliyor. Biçok insan hayatları boyunca bunu bilmeden göçüp gidiyorlar (çok meşguller). Zaten o her bi kuşa isabet eden taşı mevcut insani kapasitemizle bulabilmeye ömür yetmezdi! Demem bu değil, bi iki tanesini tespit edebildiğinizde o bütün kuşlara ve taşlara ait bi ayma yaşanmaya başlıyor. Bu aymaların getirisi bazen sevinç bazen de kabulsüzlük hissi yaratsa da zamanla (o yere düşen) taşlar yerine oturuyor.
Örneğin az önce balkonda aniden aklıma ilk kez “ya istiklal ya ölüm” cümlesi geldi. Şimdiye kadar bi kere bile gelmemişti. İlk sahibi kim diye aratmanın manasızlığını biliyordum (herhalde onbinlerce yıldır farklı yerlerde söylenmiş olmalı) ama yine de bebecik internette arattım, Türkçe arattığım için Atatürk’ü, Kazım Karabekir’i filan işaret etti. Herneyse bu değil önemli olan! Önemli olan cümlenin keskinliği! Anlıyoruz ki Ölümü göze almadan özgürlük yok! Bu kez iki kelimeyi de “Ö” çekiyor.
ÖL ya da ÖZ
Hayat oyununa bi bulmacaymış gibi bakmaya başladığınızda, şaşıp kalmamak mümkün olmaz. Ha bi de hayranlık ve aşk. Başka bi duygu türetebileceğinizi sanmam 🙂

**

Öylesine fırlattığımız taş bize muhteşem bi kuş vurdu: WİSLAWA SZYMBORSKA… Hayatın kavranamaz gizidir bu işte

**

“ÖZ…Özemek” Tdk şöyle buyurmuş: “halk ağzında Yoğurt, pekmez vb. koyu şeyleri suyla inceltmek, sulandırmak “… İlginç değil mi?

**

Sibel

View Comments

  • "“ya istiklal ya ölüm”" teorisi bir ulusun özgürlesmesi üzerine galiba. "Ol ve öl" bireysel diye düsünüyorum. Tabii ki özgür bir toplumda bireyin de özgürlesmesi kolaylasir ama toplumun özgür olmasi bireyin özgürlesmesine yeterli olmaz. Bireysel özgürlük kisisel caba gerektirir. Bunu da zaten sen tüm yazilarinda ayrintilari ile acikliyorsun.

  • Evet, ikisinin (yani toplumsal ve kişisel özgürlük çalışmalarının) birbirini döller şekilde ve sarsılmaz niyetle sürdürmek gerekiyor.

Recent Posts

fibromiyalji dünyada ne zaman başladı?

Fibromiyalji tarihçesi "Nörasteni" gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılsa da 1904 yıllarında Gowers "fibrositis" tanımını kullanmış, böylece…

2 ay ago

Urban Shaman – şehir şamanı ders notları 1

4 Mart 2020 Mircea Eliade: Dünyanın en tanınmış, saygı duyulan şaman  araştırmacısı, kendisi bir şaman…

2 ay ago

Sibel Atasoy kimdir sorusuna cevap bulmak!

Komik olacak ama dün gece uyumadan önce tüm hayatım gözümün önünde resmî geçit yaptı, bir…

1 yıl ago

Açken Diplama işe yaramaz

#şehirdenindimköye zamanı bile elden kaçıyor korkarım, fotoğraflara baktığınızda #megakent faciasını anlamak hiç de zor değil…

1 yıl ago

Asimov, bir zaman yolcusu muydu?

Lütfen önce Asimov’un 1954 yılında yazdığı Çok güzel bir gün öyküsünü okuyun ve sonra konuya…

1 yıl ago

Dogonlar ve SİRİUS Yıldızı -3

önceki bölüm için tıklayınız BİR SUDANLI SİRİUS SİSTEMİ Ynzan: M. Griaule ve G. Dieterleıı Not:…

1 yıl ago