Acı çeken hastaları “Neden hastalanmak istedin?” ya da “hasta olmanı gerektirecek ne yaptın?” gibi sorularla mücadeleye davet etmek “yeni çağ” uygulamacıları tarafından hiç de az kullanılmayan bir ima haline dönüşmüştür. Bu tür mücadeleler acımasızdır ve egoya önleyemeyeceği ya da durduramayacağı bilinçdışı saldırıların sorumluluğunu yükler. Halihazırda var olan acıya suçluluğun da eklenmesiyle, gerçekten de egonun savunmanlığını artırabilirler ve böylece ıstırabın olası anlamına dönük faydalı sezgilerin kabulünü geciktirmiş olurlar. Öte yandan hastalığın yarattığı dramatik sarsıntı -yeni bir bilinç ve varoluşsal uyum uğruna bir sarsıntı- egonun tutuculuğuna ve derin yapısal değişimlere sergilediği dirence karşı bir mücadele niteliği taşır. (W)
Çok isabetli noktalara parmak basıyor Dr. Whitmont.
Yeni dünyanın doktorları/ şifacıları bir kolaylaştırıcı olduklarının bilincine vardıkça ustalaşacaklar. Öyle ki inception filmindeki gibi hasta kişinin kendi sebebini bizzat kendisinin bularak bu sorumluluktan kurtulmasını sağlayacak biçimde; ilacı, rüyanın dört kat derinine tohumlayacaklar! Bu ustalık isteyen bi şeydir, tıpkı çağları aşabilecek bir masal yazmak, birine gerçekten etkili dinleme yapabilmek gibi.
*
Fibromiyalji tarihçesi "Nörasteni" gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılsa da 1904 yıllarında Gowers "fibrositis" tanımını kullanmış, böylece…
4 Mart 2020 Mircea Eliade: Dünyanın en tanınmış, saygı duyulan şaman araştırmacısı, kendisi bir şaman…
Komik olacak ama dün gece uyumadan önce tüm hayatım gözümün önünde resmî geçit yaptı, bir…
#şehirdenindimköye zamanı bile elden kaçıyor korkarım, fotoğraflara baktığınızda #megakent faciasını anlamak hiç de zor değil…
Lütfen önce Asimov’un 1954 yılında yazdığı Çok güzel bir gün öyküsünü okuyun ve sonra konuya…
önceki bölüm için tıklayınız BİR SUDANLI SİRİUS SİSTEMİ Ynzan: M. Griaule ve G. Dieterleıı Not:…