Ve şu cümleye takıldım. Kartal’ın
“Bir başka masala göre, Sagitta (Okçuk) takımyıldızı Kartal’ı öldüren oku temsil etmektedir. Prometheus’u acısından kurtarmak için, Herkül oku öldürmüş olduğu Hydra’nın (Su yılanı) kanıyla zehirleyip Kartal’a fırlatmış ve onu öldürmüştür. Zeus ise sadık hizmetlerinden dolayı Kartal’ı gökyüzünde yıldızlar arasına koymuştur.”
Kartal’ın sembolik anlamları hakkında konuşurken birden bire aklıma bir şey geldi. Şu bahsedilen foton kuşağı hakkında bir sürü şey söyleniyor. Elektronik aletler bozulacak, elektrikler kesilecek, farkındalığımız artacak, dna mız değişecek gibi… Ya dedim bu foton kuşağı elektriği etkileyecekse eğer, gerçekte bizim fiziksel dünyamızdaki elektronik aletler değil de etkilenecek olan ya bu telcikler ise? Bu foton kuşağı denilen şey bu telciklerin titreşimini değiştirirse ne olur? Dünyamızı oluşturan ve çengellendiğimiz telcik demetinin titreşimi değiştiğinde dünyamız da değişmez mi? Hatta bileşim noktamız bu alışık olmadığımız titreşimde yer bile değiştirebilir. Bunun anlamı da şu. Nasıl ki rüyada kontrolsüzce bir rüyadan başka bir rüyaya atlıyorsak, bileşim noktasının kayması da benzer bir etki yapar. Bu da kafayı yememiz demek 🙂 Eğer böyle bir şey olursa, etrafta hayali varlıklarla konuşan, senin görmediğin şeyleri gören insanlarla dolacak. Tabiki senin gördüklerini de onlar göremeyecek. Dünyanın bu yeni titreşimine uyum sağlayabilenler ise bileşim noktasını sabitleyebilecek yapamayanlar da bileşim noktasının kontrolsüzce sürekli oradan oraya kaymasıyla karşı karşıya kalacaklar. Aslında eğlenceli olabilir de 🙂
Don Juan, Carlos Castaneda’ya bilinçli rüya görmeyi öğreterek aslında bileşim noktasını kontrollü bir şekilde kaydırmayı ve istediği yere sabitlemeyi öğretiyordu. Rüyalarımızı kontrol etmeyi öğrenmemiz gerek. Hem de hemen. :)”
Fibromiyalji tarihçesi "Nörasteni" gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılsa da 1904 yıllarında Gowers "fibrositis" tanımını kullanmış, böylece…
4 Mart 2020 Mircea Eliade: Dünyanın en tanınmış, saygı duyulan şaman araştırmacısı, kendisi bir şaman…
Komik olacak ama dün gece uyumadan önce tüm hayatım gözümün önünde resmî geçit yaptı, bir…
#şehirdenindimköye zamanı bile elden kaçıyor korkarım, fotoğraflara baktığınızda #megakent faciasını anlamak hiç de zor değil…
Lütfen önce Asimov’un 1954 yılında yazdığı Çok güzel bir gün öyküsünü okuyun ve sonra konuya…
önceki bölüm için tıklayınız BİR SUDANLI SİRİUS SİSTEMİ Ynzan: M. Griaule ve G. Dieterleıı Not:…