Değiş-Tokuş

Eski yıllarda şimdi ne olduğunu bile hatırlayamadığım bi şeyin olmasını istiyordum (genelde böyle bi durumla sık karşılaşmam, yani isteklerim daha bilincime pek çıkmadan karşıma gelir, öylesine hazır bulurum); fakat bu isteğimin bendeki tamlık durumuna karşın bana ulaşmasının fiziki olarak bazı şartlara tabi olduğunu da biliyordum her nasılsa.
Demiştim ki; sibel kızım istediğin bu şeyi nasıl satın almayı düşünüyorsun? Karşılığında ne vereceksin? Bu soruyla karşılaşınca hemen olası mevcutlarım bir bir aklıma geldi. Bi muhasebecinin bilanço aktifindeki assetleri gibi! 🙂 Şimdi tek tek ele alıyorum, bakıyorum bunu versem mi diye, içim elvermiyor. Bi diğerini alıyorum ele; yok yok arkadaş hiç birini veresim gelmedi. E şimdi bilançonun aktif/pasif dengesini bozamazsanız yeni bi şey de alamazsınız. Normal halimde bu iş bilinçsiz olarak yapılmaktaymış meğer bende, o yüzden böylesi bi debelenme olmuyormuş. Neyse işte geçmiş gün, galiba o isteğim için gereken denge yitimini sağlayamayacağımı anladım ve onu derhal unuttum!
Baksanıza hala hatırlayamıyorum neydi :))))
Çok zevkli… diye bitirecektim anıyı ama nedense aklıma zevzek kelimesi geldi. ikisi de Z ile başlıyo,bi alakası var mı diye sorgulamadan öylesine bırakacağım bunu… hahahahahaha
Gününüz zevkli geçsin frekanslaaarrrr

**

Öyle durduk yerde yaptığım beyanlar, kendim ve Sibel içindir. Bi soru yöneltildiğinde yaptığım beyan ise kendim ve soran içindir. Tabi hangisini seviyosun, tercih ediyorsun derseniz, tercih yapamıyorum ikisi de kendiliğinden, zaptedilemez bir akış.:)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir