Az önce yani tam gece yarısı, balkonda sigaramı içerken aklımdan enteresan bir düşünce geçti. Nedense kendimi Minority report filmindeki Agatha gibi hissettiğimi fark ettim. Kulaklarımın içinde sular gulu gulu etti. Son günlerde belki Florindanın rüyacısının da etkisiyle tuhaflığım arttı. Bunu tarif etmek gerçekten de güç ve zaten de gereksiz.
İşte tam Agatha’yı neden düşündüğümü anlamaya çalışırken aşağıda yoldan tam birbirinin aynı boyda aynı irilikte altı siyah bir de beyaz köpek koşturarak geçtiler! Sanki onaylama(yora) gibiydi. İki seneyi aşkındır burdayım daha bir köpek bile görmemiştim, sadece uzaktan sesleri gelirdi hep.
Herneyse, che sera sera. Az önce Fridge dizisinde dr.Bishop’un cesaretini kazanmak için tanrıdan beyaz bir lale beklediği ve bunun nasıl gerçek olduğunu seyreden olduysa ne demek istediğimi de anlayacaktır. Şıracının şahidi bozacı!
Her şeyden bıktım galiba. Özellikle de bilgiden, ve özellikle de tekrar eden bilgilerden. Bu sebeple yeni bir şey söyleyebilene kadar yazmamaya karar verdim.
Fibromiyalji tarihçesi "Nörasteni" gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılsa da 1904 yıllarında Gowers "fibrositis" tanımını kullanmış, böylece…
4 Mart 2020 Mircea Eliade: Dünyanın en tanınmış, saygı duyulan şaman araştırmacısı, kendisi bir şaman…
Komik olacak ama dün gece uyumadan önce tüm hayatım gözümün önünde resmî geçit yaptı, bir…
#şehirdenindimköye zamanı bile elden kaçıyor korkarım, fotoğraflara baktığınızda #megakent faciasını anlamak hiç de zor değil…
Lütfen önce Asimov’un 1954 yılında yazdığı Çok güzel bir gün öyküsünü okuyun ve sonra konuya…
önceki bölüm için tıklayınız BİR SUDANLI SİRİUS SİSTEMİ Ynzan: M. Griaule ve G. Dieterleıı Not:…