Ocak 2006.Günlükten

Epeydir görüşmediğim can arkadaşımla buluşup uzun bir gün geçirdik. Günün sonuna doğru bir de film izledik. Üstelik son zamanlarda seyretmeyi dört gözle beklediğim fakat bi türlü bulamadığım bir film; Final Cut.

Film gerçekten güzeldi. Ama dün yazdığım konunun da bir tasdiki gibiydi. Konu fevkalade ilgi çekici olmasına rağmen kurgunun müziği armonik değildi.

Konu ölme anında bütün hayatın yeniden gözden geçiyor olması önermesine atfen akıl edilip, teknolojiye havale edilmişti. Ki bunun biraz daha ileri seviyesini Venüs Bağlantısı’nda denemiştim.

Filmi izlerken bir yandan da kurgu müziği olarak düşündüğüm şeyin bir altın oranı olup olmadığını merak ettim! Öyle ya Simenon ya da Agatha, ya da çok sayıda güzel kitap yazmış başka yazarlar, bilerek ya da bilmeyerek kurgunun altın oranını uyguluyor olabilirdi.

Bilmeyen kalmadı ama altın oran hakkında küçük bi açıklama iyi olabilir:

Altın Oran, doğada sayısız canlının ve cansızın şeklinde ve yapısında bulunan orandır. Bir dikdörtgenin boyunun enine olan “en estetik” oranı diye de tanımlandığı olmuştur.

Eski Mısır lılar ve Yunanlılar tarafından keşfedilmiş, mimaride ve sanatta kullanılmıştır. Göze çok hoş gelen bir orandır.

Bir doğru parçasının (AB) Altın Oran’a uygun biçimde iki parçaya bölünmesi gerektiğinde, bu doğru öyle bir noktadan (C) bölünmelidir ki; küçük parçanın (AC) büyük parçaya(CB) oranı, büyük parçanın (CB) bütün doğruya (AB)oranına eşit olsun.

Bu, Altın Oran’dır. Yani; CB / AC = AB / CB = 1.618

Bu oranın değeri her ölçü için 1.618 dir.

Altın Oran, pi (π) gibi irrasyonel bir sayıdır ve ondalık sistemde yazılışı; 1.618033988749894… dür. (noktadan sonraki ilk 15 basamak)

Altın Oranın ifade edilmesi için kullanılan sembol, PHI yani Φ ‘dir.

Açıklamanın tamamı için: http://tr.wikipedia.org/wiki/Alt%C4%B1n_oran

Biz insanların şuur altı, canlı cansız her şeydeki altın oranı otomatikman yakalıyor ve ona güzel diyormuş! Sanatçılar, özellikle ressam, heykeltraş ve diğer tasarıma dayalı sanatlarla uğraşanların büyük kısmı altın oranı bilerek uygulamışlar (Da Vinci gibi).

Müzisyenlerde bilinçli olarak bu büyüyü kullandılar mı henüz duymadım!

Fakat bilinçsiz olarak hepimiz muhtemelen uygulamaya çalışıyoruz, ne kadar yaklaşabiliyoruz onu bilemem tabi. Yazının tamamını okuduysanız, bir insanı güzel buluşumuz bile altın oranla ilgiliymiş.

Herneyse ben yine konu başına döneyim; acaba kurgu için de altın orandan bahsetmek mümkün mü? Ki cevabım kesinlikle EVET :)))

Bilinçli olarak nasıl uygulanır biliyor muyum? Hayır :))))

Yakın zamanda bunu keşfeder miyim? Allahın izniyle evet. Bundan eminim çünkü cevabı bilmesem soru aklıma gelmezdi. Bana düşen sadece bildiğimi hatırlamak ve bu da yalnız bir zaman meselesi.

Ocak 2006.Günlükten

Sibel

Share
Published by
Sibel

Recent Posts

fibromiyalji dünyada ne zaman başladı?

Fibromiyalji tarihçesi "Nörasteni" gibi terimlerle tanımlanmaya çalışılsa da 1904 yıllarında Gowers "fibrositis" tanımını kullanmış, böylece…

1 ay ago

Urban Shaman – şehir şamanı ders notları 1

4 Mart 2020 Mircea Eliade: Dünyanın en tanınmış, saygı duyulan şaman  araştırmacısı, kendisi bir şaman…

2 ay ago

Sibel Atasoy kimdir sorusuna cevap bulmak!

Komik olacak ama dün gece uyumadan önce tüm hayatım gözümün önünde resmî geçit yaptı, bir…

1 yıl ago

Açken Diplama işe yaramaz

#şehirdenindimköye zamanı bile elden kaçıyor korkarım, fotoğraflara baktığınızda #megakent faciasını anlamak hiç de zor değil…

1 yıl ago

Asimov, bir zaman yolcusu muydu?

Lütfen önce Asimov’un 1954 yılında yazdığı Çok güzel bir gün öyküsünü okuyun ve sonra konuya…

1 yıl ago

Dogonlar ve SİRİUS Yıldızı -3

önceki bölüm için tıklayınız BİR SUDANLI SİRİUS SİSTEMİ Ynzan: M. Griaule ve G. Dieterleıı Not:…

1 yıl ago