Yükseklerde Gök henüz isimlendirilmemişken
Ve aşağıda, Dünya çağrılmamışken
Boş ama başlangıçta mevcut olan APSU, vücuda getiren onları,
MUMMU ve TİAMAT – hepsini doğurandı o;
Birbirine karışmıştı suları.
Saz bitmemişti, bataklıklar ortaya çıkmamıştı.
Tanrıların hiçbiri vücuda gelmemişti,
Hiçbirinin adı yoktu, kaderleri belirlenmemişti;
İşte tam ortalarında tanrıllar şekillendi.
APSU: Başlangıçtan beri mevcut olan
MUMMU: Doğmuş olan
TİAMAT: Yaşamın kızı
not: Z. Sitchin, bu sümer yazıtındaki Apsu’nun güneşimiz, Mummu’nun Merkür olduğunu düşünmektedir. Tiamat’ın ise daha sonraları Marduk’un parçaladığı canavar olduğu, yani kayıp gezegen olduğunu, Apsu ve Tiamat arasındaki uzayda bir çift gök tanrısı yani gezegen oluştuğunu önermektedir:
Suları birbirine karıştı…
Tam ortalarında tanrılar şekillendi:
Tanrı LAHMU ve tanrı LAHAMU doğdu;
Bu adlarla çağrıldılar.
LHM, etimolojik olarak “savaşmak” kökünden çıkmış olup, LAHMU Mars gezegeni, Lahamu ise Venüs gezegenini temsil etmekte ve aynı zamanda Mars eril, Venüs ise dişil savaş tanrıçaları olmaktadırlar.
-devam edecek-