Robotlar aslında ne ister?

Biz insanlar da robotlar gibi yazılımlarla doluyuz. Aramızdaki farkın duygular olduğu söylenir bilimkurgularda fakat bu da muğlak bir ayrım çünkü duyguları düşüncelerimiz, düşüncelerimizi ise zaten yazılımlar oluşturur. Robotlar ölmez biz ölürüz.Aslında onlar da eskir, parçaları yazıılımları güncellenir ve sadece çok daha uzun dönem için kişiliklerini korurlar.
Ban göre kendi aralarında üremiyor oluşları şimdilik en belirgin farkımız çünkü insanlardaki üreme, yeni bireyin anne babadan randomsample aldığı şeylerle (tesadüfi seçim) oluşuyor ve yeni bir şey ancak böyle ortaya çıkabilir. Yazılımların icat edemeyeceği denli tuhaf ötesi bileşimler çıkıyor ortaya insanda.
Örneğin robotların turing testini geçmeleri bana pek olası gelmiyor.çünkü onlara 50 tane lisan yazılımı yükleseniz dahi, annenin yavrusuna yüklediği manada olmaz yani gerçeklik belirmez. Orada devreye giren bambaşka bir şey var. Bunların başında belli belirsiz işleyen bu iyi bu kötü, bu doğru bu yanlış vardır. Bunlar eğer robota yazılımla yüklenirse çok net olacağından onu kandırmak kolay olur ama insanı kandıramazsın bu anlamda. Örneğin  robotlara ahlak normlarını herhangi bir kültürü baz alarak yazılım olarak yükleyebilirsin ama bu asla mother tongue (ana lisanı) ile yüklenen büyünün yerine geçmez bence.
Robotlarda özgür irade olmadığı söylenebilir. Bu da hayli tartışmalı bir konu.
Bazen ben bir kere ve özel bir durum için insanımsı bir yaratığa özgür iradesiyle hareket etmesi söylenmiştir. Ve sonra bu giderek insanlık için müktesep hak haline gelmiştir (bence), çoğu şey böyle olur hayatta. Örneğin bir robotla şöyle bir konuşma yapabilirsiniz:

“Ne istersen yap?”
Robot: İstemek mi?
Evet işte ne arzu ediyorsan. Serbestçe onu yap.
Robot: Bunu anlamıyorum. Şu ana kadar benden istenenlerin tarihsel ya da istediğin bir kırılımla tüm dökümünü yapabilirim senin için. Bu işini görür mü?
***sa
Önemli not: Belki bazılarınız en önemli konuyu es geçerek bi yere varmayan bir şeyler yazdığımı düşünmüş olabilirsiniz ki zaten benim yazılar sonuçta her söylediğini nötürler, elde kalır sıfır! Neyse. Gelelim şu önemli konuya:RUH
Denebilir ki Robotta ruh yok. Pekala bir tespit olabilse de, benim gözümün önüne gelen sahneler var bu konuda. Örneğin her robotun seri nosu ve geçmişi var, ve onu üreten, takibini yapan ve ondan sorumlu bir laboratuvar, bir gurup çalışan insan. Bunlar o robot gibi binlercesinin ruhudur bir anlamda. Bunu bir düşünün. Zaten ben insanda da kişisel bir ruh olduğuna dair bir inanışa sahip değilim.
Notun notu: Bu konu için henüz seyretmeyenler 13.kat filmini öncelikli olarak ve sonra westworld dizisini izleyebilir.
Bir de Asimov’un Ben Robot kitabından alıntı koyayım:

“Son iki gün boyunca iyice düşünüp taşındım.” dedi Cutie, “ve çok ilginç sonuçlara ulaştım. Öncelikle sakıncasız bulduğum tek varsayımdan yola çıktım. Ben şahsen varım, çünkü düşünüyorum…”

“Jüpiter aşkına!” diye hamurdandı Powell. “Robot Descartes da mı görecektik?”

*
Konuyla ilgisiz gibi dursa da her ey herşeyle ilgili olduğundan iki küçük ilave daha yapayım:
Oxford Sözlüğü, 2016 yılının sözcüğünü ‘Post-Truth’. Yani ‘gerçeklik ötesi’ olarak belirlemişti.
2017 içinse “Gençlik Depremi”
ve
Diyor Cerrahi kongresinde Prof dr Türker Kılıç. Ve ilave ediyor,  bilimde artık  bağlantısallık çağına geçtik.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir