İki takım elbise

Günaydın frekanslarrr… Güneş sabahımıza teşrif etti, sevinç getirdi. Güzel bir pazar. Hayat akıp gitmiyor biz akıp gidiyoruz. Hemen şu an istediğiniz şeye başlayın, kahkahalar sizinle olsun.

Şu resmin şahaneliğine bak yaw! İşaretliyo, ölçüyo, biçiyo,dikiyo. Budur yani! Çobanlığa ve marangozluğa ilaveten terziliği de özendiğim meslekler arasına alıyorum. İştesize pazar hediyem 🙂

Küçük bi kasabada güzeller güzeli bi kız varmış. Evi nerdeyse her gün bir taliplinin ziyaretine uğrarmış, zenginler nüfuzlular başta gelirmiş velakin kız bunların hiç biriyle değil gösterişsiz bi terziyle evlenivermiş. Herkes (tüm talipler) üzülmüş ama iş bitmiş artık. terziyle bizim kız sessiz sakin şahane bi hayat yaşamışlar derken terzi ölüvermiş. Velaki kadın hala güzel mi güzelmiş. Eski yeni …bi sürü talipli yeniden ümitlenmiş, sokağı yol geçen hanına dönmüş. Kadının yaşlıca bi kapı komşusu varmış, bi gün bizimkini kenara çekmiş “kızım bunlar seni rahat bırakmaz, dile düşersin, gel şunlardan birini beğen de başın bağlansın” demiş. Kadıncağız da buna boyun eğmiş, bi tanesine evet demiş evlenmişler, gerdek gecesi, kadın güzelce hazırlanmış yatağa girmiş, kocasını beklemeye başlamış. Adam bi türlü hazırlıklarını bitiremiyor neyse bitirip yatağın önüne gelmiş, çıplak pazularını şişirip kadına göstererek “baaak, bunlar o terzide var mıydı?” kadın sessiz seyrediyor “baaak şu sırtımdaki kaslara bak bunlar o terzide var mıydı?” sessizlik. “baaak şu baldırlara, şu şunlara bunlaraaa bunlar var mıydı o deyyusta? Neyi üstündü onun” deyince, kadın gayet sakin cevap vermiş “O şimdiye kadar seni beni büker(!) üstüne de iki takım elbise dikerdi” demiş.

Konunun aslı için tıklayınız sekse dair

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir