Sadece Sallanıyoruz.

Kendini unutmadan da “salınmak” mümkünmüş! Ben eskiden bunların ya biri ya da diğeri olabilir diye düşünürdüm (atom altı varlıklarından esinlenerek); fakat şimdi burada fark ediyorum ki, kendini kaybetmeden salınabiliyormuşsun. Daha önceki hatam şuymuş: dışardan bakıyormuşum! :))) İçeride durum daha değişik oluyormuş. Şimdi bu sayfaya dışardan bakanlar için sadece sallanıyoruz.

  • YENİ’den DOĞAnlar Kulubü Yani gel de şimdi bu olayları gözümüzün önüne nü resmi gibi seriveren facebook’a teşekkür etme! Tüm emeği geçenlere ve kendime teşekkür ediyoruuummmm

    YENİ’den DOĞAnlar Kulubü Nasrettin Hoca’ya sormuşlar:
    “Kimsin?”
    “Hiç” demiş Hoca, “Hiç kimseyim.”
    Dudak büküp önemsemediklerini görünce, sormuş Hoca:
    “Sen kimsin?”
    …“Mutasarrıf” demiş adam kabara kabara.
    “Sonra ne olacaksın?” diye sormuş Nasrettin Hoca.
    “Herhalde vali olurum” diye cevaplamış adam.
    “Daha sonra?” diye üstelemiş Hoca.
    “Vezir” demiş adam.
    “Daha daha sonra ne olacaksın?”
    “Bir ihtimal sadrazam olabilirim.”
    “Peki, ondan sonra?”
    Artık makam kalmadığı için adam boynunu büküp son makamını söylemiş:
    “Hiç.”
    “Daha niye kabarıyorsun be adam. Ben şimdiden senin yıllar sonra gelebileceğin makamdayım:
    “Hiçlik makamında!”
  • Sibel Atasoy bunun bi iş adamıyla kayıkçı versiyonunu okumuştum çok önceleri 🙂

19 Yorumlar

  1. Turan says:

    Sibel, bana öyle geliyor ki sen bir yerlere varmissin ama anlatirken tam uygun kelimeleri bulamiyorsun. Zen budistleri de satorinin aciklanamaz oldugunu söylüyorlar. Belki de aciklanayan bir hal aldin :-)))

    1. says:

      Öyle mi hissediyorsun?

  2. Turan says:

    Yazilarinda bi degisiklik var. Sanki herseyin üstündeymissin gibi algiliyorum. Herseyini paylasiyorsun ve dilin o kadar sade ki son zamanlarda pek anlamiyorum. Cok akici, hic birseye saplanmayan/yapismayan bir yapin var. Herseyi kabullenmis bir halin var. Yanlis algiliyor olabilirim….

    1. says:

      Oradan nasıl görünüyorsam öyleyimdir. Üstelik daha bebek olduğum için üzerimde pek bi ağırlık yok sanırım 🙂

  3. Turan says:

    Evet, cok hafifsin. Herseyi hafif görmek icin belki de bebek olmak gerekli….kim bilir?

    1. says:

      bu gereklilik gibi bi şey değil, sadece evrelerle ilgili. Tümevrelerde özellikle de yetişkinlik evresinde bilmediğimiz halde bildiğimizi sanıp söylediğimiz şeyleri temizlemek gerekiyor. temizlik, temizlik, yine temizlik 🙂

  4. Turan says:

    Harika, ben de yasadigim tüm zorluklar bu bilmediklerimden kaynaklaniyor. Cok bildiklere pek inanmiyorum da ondan…ama ben hafiflemedim galiba. Ben kendimi sürekli müdafa ettigim sürece hafiflemiyecegim…

    1. says:

      Sende gördüğüm başka bişey var, izin varsa söylerim.

  5. Turan says:

    Söyle, söyle…ben de kendimin disardan nasil göründügümü bilmek isterim….

    1. says:

      Yeninin, saf ve samimi olanın derhal kokusunu alan bir doğan var velakin sanki bunu yerin dibine gömmek isteyen ortodoks bir bilim baskısı da var. Bu ikisinin arasında yıllardır yalpalıyorsun. Kelimelerin arkasındaki kuyrukları fevkalade görüyor olmana karşın görmezden gelmek için kendine baskı yapıyorsun. Bunu tanıyorum çünkü eskiden ben de buna çok benziyordum. Kısaca eril yönün dişil tarafını eziyor senin. Buna seyirci olan gözlemci tarafın da duruma içerliyor galiba.
      (0-6 yaş etkisi de olabilir, onu sen biliyorsundur).
      Fiziken hiç tanışmadık ama bi şeyle ilişki için bu şart değildir diyenlerdenim. 🙂 Tahminimin isabetli olup olmadığını da bilmiyorum.

  6. Turan says:

    Sen herkesi böyle pozitif görüyorsun, onun icin bu kadar pozitif olman normal :-))
    Ben bildigimden daha cok sey biliyorum, diyorsun. Belki disardan öyle gözükebilir ama ben gercekten cok az biliyorum, belki de hic bilmiyorum, onu da bilmiyorum .-)))
    Bilmedigim icin de eskiden soru sormasindan utanirdim ama simdi o utancimi yendim, soru sormaktan cekinmiyorum…
    Söyle demissin:”Kısaca eril yönün dişil tarafını eziyor senin.” Bu eril yönüm nedir? Veya kendini nasil bellediyor?

  7. says:

    Baskıcı ve iddiacı erkekler seni çileden çıkarıyor 🙂 Neden? düşündün mü?

  8. Turan says:

    Evet, baskici ve iddiacilara dayanamiyorum. Hayir nedenini bilmiyorum, sadece bir tepki verdigimi zannediyordum…..

  9. says:

    Bi sakin zamanında düşün derim, çünkü bunun cevabını ancak sen bulabilirsin
    Bu arada ben de baskıya hiç tahammül edemiyorum ancak benim buna tepkim farklı oluyor-du.

  10. Turan says:

    Icimde öfke olmasaydi öfkeye bu sekilde cabp vermezdim galiba…

  11. says:

    Etkiye tepki bu çok normal, herkes bi şekilde bunu yaşıyor (ben de buna dahilim), göstergeleri farklı oluyor sadece. Örneğin ben baskıyı hissedince genelde tepkiyi içime yöneltiyordum-şimdi değiştirmeye çalışıyorum-başarıyorum da galiba- ve baskı gördüğüm yer ile ilişkiyi sürdürmüyorum. Oysa sen karşı taraf talep etmediği halde ilişkiye zorluyorsun. (bazı örnekleri gözlemlemiştim)Bu modelleri genelde 0-6 yaş arasında yanımızda olan birinden modelleme ile almış oluyoruz.

  12. Turan says:

    Disardan zorluyormusum gibi gozukebilir. Ben ilişkilere sürekli iyimser bakmisimdir. Bazı duvarlar yikildiginda anlaşmanın mümkün olabileceği kanisindaydim. Ben de fark ettim ki şiddet çoğu zaman karşı sidedeti doğuruyor. Insanları değiştirmek o kadar kolay değil. Soylenilen bi laf vardır. Affına sığınarak yazıyorum: it b.k yemekten vazgeçmez miş.

    1. says:

      İnsanları değiştirebileceğini sanıyor musun sen? Kendini değiştirmek bile imkansıza yakın zorken!

  13. Turan says:

    Aslinda degistirmek degilde “iyi” fikirler kazansin meselesini güdüyordum. Benim algilayamadigim sey fikirlerin sadece akil ile kavranmadigiydi. Fikirleri kabul etmek icin duygularin da gerekli oldugunu gördüm, ne kadar söylenen seyler “akilli” olsa da….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir