İki güçlü Bilinç şekli ve Gezegenin şarkısı

Önce, en düşük bilinç olan, ama çok güçlü olan şey hakkında konuşalım. Düşük bilincin inanılmaz güç taşıdığını, yüksek bilincin de inanılmaz güç taşıdığını anlayın. Ama, düşük veya yüksek onun etki gücünün ölçüsü değildir, daha çok sadece titreşimin ölçüsüdür. Bunu frekans ile karıştırmayın, çünkü bunun teknolojisi lineer değildir. Modellemede görülen şey düşüncenin titreşimidir ve nereye gidebileceği veya nereye gidemeyeceğidir ya da nasıl kısıtladığı veya genişlettiğidir. Güç veya kuvvet çok derindir. Bunu zaten biliyorsunuz. Nefretin gücü kötülüğü ve korkuyu yaratır ve çok kuvvetlidir. Korkunun gücü, eğer dikkatli olmazlarsa ulusları köleleştirebilir. Geçmişten bunun gücünü biliyorsunuz. Bunun gelecek olan enstrumanda yaratacağı spesifik modeli, o özelliğe sahip olan bir bireyle onu ölçmeyi konuşalım. Düşük bilinç son derece basit ve temel modeller yaratır. Bu modeller kuvvetli bir çember yaratır veya yayar – diğer yüksek titreşimlere bir engel oluşturmak için bir araya gelen enerji akışı. Bu, bireyin veya bireyin yarattığı bilincin enerjisinin etrafında bir çember olarak görünür. Çember desenli bir hapishaneye veya tekrarlanmayan temel bir fraktala benzer. Kendi içinde kendini taşır ve model kendi çemberinin dışındaki hiçbirşeyin farkında olmaz. Kuvvet, onun o kadar çok güçlü olmasından gelir ki, diğerleri onun tarafından etkilenebilir ve daha kuvvetli bir çember için kolaylıkla ona katılabilir. O zaman çember daha da genişler, etrafındaki bilinç tuzağında daha da büyür, daha da büyük bir çember yaratır, ama sadece tek bir çember. Şimdi diğerinden konuşalım. Bu sevginin, şefkatin, yüksek zihinli düşünmenin, bütünlüğün ve özen göstermenin yüksek bilincidir. Bu neye benzer? Bu çoklu fraktallar yaratır. Enerjinin birlikte akışını yaratır, bu da sonra kendisinin armonikleri yoluyla kendisinin daha fazlasını yaratır [orijinal olanın spesifik çokluları olan yüksek frekansların daha fazla fraktalları]. Bu fraktal dalgaları dışarı doğru yayınır, etrafındaki şeyi hiç bitmeyen bir döngüde güçlendirir. O genişleyicidir; çekicidir [ekleyici]; karmaşık bir tarzda yapılandırılmıştır; ve armonikler kendi etki alanlarının ötesinde diğer fraktalları yaratır. Bu nedenle, en basitinden en karmaşığına, modellerde gördüğünüz gerçek farklılık nedir? Biri kendi tekilliği ile kısıtlayıcı ve güçlüdür. Diğeri genişleyici ve kendi çoklu genişlemesinde güçlüdür. Bu noktaya kadar, bu gezegende İnsan bilinci kendisini olası en düşük titreşimde çember haline getirmeye eğilim gösterdi. Nefret, savaş, tartışmacı özellikler, kabalık, nezaketsizlik – çünkü hepsi hayatta kalma. Kazanmak çemberdeki tek şeydi. Bu, İnsanların hayatta kalma yoludur! Bu sonra gruba karşı grup, ülkeye karşı ülke, çembere karşı çember haline geldi ve bu modelden aldığınız budur. Bu kitlesel ölüm ve inanılmaz üzüntü yarattı. çember modeli, bilincin ondan genişleyemediği bir modeldi. Bu nedenle her şey kendisini tekrarladı, kendisini tekrarladı, kendisini tekrarladı. Gezegenin tarihine hoşgeldiniz. Gönderilecek armonikler yoktu ve genişleyicilik yoktu. Büyüme yoktu, sadece durağanlık vardı ve bu kendisini tekrarladı. Gidecek hiç bir yer yoktu, çünkü kendisinden daha yüksek hiç bir şeyi “göremiyordu”. Kryon

Hepimiz biriz, aynı bilincin sınırsız gibi görünen basamaklarında dizilmişiz ve hep birlikte bir şarkıyız. Gezegenin şarkısıyız. Bir insan olarak, ALGInı istediğin (mümkün olan) basamakta tutuyorsun, istersen gezdirebiliyorsun. Bu inanılmaz güzel bir sistem, her zaman gözümü kamaştırıyor.

Her şeyin bağlantılı ve bir olduğunu, ilişkide olduğumuz her kişinin kendi reenkarnasyonumuz olduğunu, ayrılığın keyfiliğini bildiğimize göre;
Diğer kişileri göz ardı edip yalnızca kendimizle kalırsak, muhtemelen en iyi ihtimalle mutabakat rüyasından koparız ki bu amacımıza ters düşer ya da daha kötüsü narsistik uyarılara/tedavilere maruz kalabiliriz.
Diğer yandan eğer kendimizi ilişkide olduğumuz kişilere adayıp, nasılsa fark etmiyor diyerek kendimizi unutursak bu kez de bireyselliğimizi kaybeder ve aumakuamızın KU’muzu büyütüp geliştirme aracılığından mahrum kalırız.
O halde UÇlara kaymadan bu muhteşem sistemi deneyebilmek için elimizdeki bu fırsatı(hayatı) sevinçle değerlendirmeliyiz. Sevginin birlikte büyümek olduğunu her anımızda hissettiğimiz armoninin hakim olduğu şahane bir şarkı olduğumuzu hatırlamak dileğiyle… Aloha
*

DNA’nın üçüncü tabakası, yükseliş ve aktifleştirmedir, asla değişmez ancak uyanışa yardım etmek için diğer tabakaları ve bedenin kimyasını değiştirir. O EYLEM tabakasıdır ve daima bilincinizdeki değişimleri DİNLEMEKTEDİR.
Kryon’dan

Nerede 3 sayısı varsa: katalizör niteliği, sevinç ve içsel çocukla ilişki

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir