Forbrydelsen-the-killing

İlk sezonu (20 bölüm) bitirdim. Her bölüm ayrı bi hikaye ile kendi iiçinde sonlanan-kolaylaştırılmış- dizilerden değil, eski dizilerden kaçak gibi devamlılığı olan bi dizi.Yine Bafta ödülllü ve bence izlnmeye değer  bi polisiye. Arka planda kuzey insanlarını tanımak ilginç. İlk sezonun sonunda başrol oyuncularından birinin ölmesi sürpriz oldu ancak ölen oyuncunun Borgen dizisinde tv kanalı müdürü olduğunu görünce hay allah Danimarkada oyuncu az galiba dedim 🙂 Zaten bu dizideki baba larsen de Borgen dizisinde ulaştırma bakanı! :)))
İki dizide de kadınların hiç bi şekilde cinsiyetlerini çağrıştırır şekilde yer almaması amerika ve onun özentisi türk dizilerine alışık olanlar için ilginç hatta tatsız gelebilir. Örneğin bu dizideki Lund… Aman allah, buldozer gibi bi kadın, seyredenler bilir.

http://www.digiturk.com.tr/dizi/forbrydelsen-the-killing

Ikinci ve ucuncu sezonlari da bitti, yorumlara devam 🙂

Kadin kahraman Lund giderek ilgincleserek dizinin sonunda Amerikan dizilerinde gorulmeyecek bir performans gerceklestiriyor. Diziyi izlememis olanlara ayip olmasin diye aciklamayayim ancak bu dizide insanlarin meslekleri ile hemhal olup yani profesyonel olup insanliktan muaf hale gelmediklerini bizzat goruyoruz. Buradaki basrollerin adi kahraman, kendileri kahramanlastirilmamis amerikan dizileri gibi, onlarin mesleklerine ragmen insanlik zaaflarini her an izliyorsunuz. Daha genis perspektiften bakinca her birimin yogun bir toplum denetimiyle sarili oldugunu da anliyoruz ve butun bunlari organize eden de basin, hani bizde uyutulup unutturulan BASIN…

Gercekten ilginc, Danimarkada basbakanin sag kolu, onun her nefesini belirleyen denetleyen danismani, basin danismani oluyor; cunku halk her seyi her an seyretmek ve izlemek istiyor. Dizin devam edecek mi bilmiyorum, farkli bir kulturu izlemek zevkliydi dogrusu, emegi gecenlere tesekkurler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir