Biraz oradan biraz buradan

Hayvanlar, kurban ritüeli ve vejeteryanlık konuları:

Besin zinciri önemli ve komplike bir konudur fakat bilimsel incelemeler haliyle her birinin AYRI varlık oluşu inancı üzerine temellendirilir . Böyle olunca da çıkan sonuçlar insanları pek tatmin etmiyor. Çok çeşitli düşünsel prensiplerin hemen hepsinde (istisna içeriyor), insanın içindeki hayvandan kurtulması gerektiği vaz ediliyor! O halde onu öldürerek ya da yiyerek bunu başarmaya çalışanları da fazlaca suçlamamak lazım. Molla Nasreddinin eşeğine dediği gibi; “sen kokladın ben topladım!O halde şimdi niye beğenmiyorsun bu …!”

*

Vücudumuzu Oluşturan Atomların Hemen Hemen Hiçbirinin Geçen Yıl Vücudumuzda Bulunmaması: Yazı için tıklayınız

Tüm bu nedir, nasıldır, çıldırıyorum gibi nidalar, hep lineer zaman algımızla ilgili. Çok boyutlu idrak edemiyor oluşumuz olan biten şeyler hakkında bizi derin şaşkınlığa düşürüyor ve birçok kişiyi de cevap bulma arayışıyla mistik kanallara sevkediyor. Bence bu örüntü atom altı varlıkların dünyasını anladıkça gizem biraz aralanır fakat şunu da unutmamak lazım, BİLİNMEYEN, BİLME hızımızdan daha hızlı büyür. Sistemin doğası şaşırmak için bizi yarı cahil bırakmak üzerine kurulu 🙂 Benim çıkarımım şimdilik budur.

*

Diyelim ki bulunduğumuz yere zehirli hava saçılmış, ne yaparız?

Herhalde derhal orayı terk etmenin yolunu ararız ve yeniden mis gibi havayı içimize çekeceğimiz bir alan buluruz.
Başımıza gelen dramalar da tıpkı zehirli havaya benzer. Hemen zehiri terk edip, sevinci bulmalıyız. Temiz havada o dramanın sebebini ve hangi tür bir şeyi bize hatırlatmak istediğini düşünüp bulmak kolaydır. Bunları zaten biliyoruz diyebilirsiniz ben kendime ara sıra hatırlatırım aksi takdirde sevincin ne olduğunu unutmak olasıdır. Nedir sevinç?
Olağanüstü güzel bu maviş Dünya’ya minnet doluyum.Yürek titretici, göz kamaştırıcısın
🌳🌈🏵️😘
*
Kundalini; üç buçuk kez yani yedinin yarısı kez kıvrılıp uyuyan spiral bir yılan demektir. İnsanın içindeki ateşi göstermek üzere kullanılan kelimedir. Bireysel uyanışın, aydınlanmanın ve bilgeliğe ulaşmanın sembolüdür. Mısır’da Roma’da resmedilen kanatlı yılan Kundalinidir. Uyuyan spiral bir yılan…
Mitsel kalıtlara göre yılan; bugünkü kötü imajına inat, aslında yaşamın öz ateşi ve bilgelik sembolüdür. Işıktan dünyaya, yani maddeye inişin başlangıç noktasında bir yılan; çöreklenmiş ve kıvrılmış oturuyor sanki. Bir zamanlar Anadolu’da tanrısal bilgeleri doğuran kadın, yılan olarak görülüyordu. Ve oturduğu kentin adı Piytion’du. Pi sözcüğünün anlamı ‘baba’dır. Sözcüğün to eki ise ‘sen’ demektir. Pito yani senin baban, senin atan anlamındadır. Piyton kenti ise senin babanın, senin atanın oturduğu kent anlamındadır.
Etimolojik açıdan Evren sözcüğü ‘eviren’, ‘çeviren’ anlamına gelir. Eski Türkler ve Çinliler’de gök çarkının/çarklarının döndüğü kabul etmekte ve onlar gök kubbenin en alttaki çemberini bir çift gök ejderinin çevirdiğine inanmaktaydı. Ejder gök çarkını ve buna bağlı olarak da ‘yaşam çarkı’nı çevirmekteydi. Eski Türklerde ‘ejder’ de; evren olarak adlandırılmıştı. Onlara göre ejder; kutsal, göksel ve iyi bir varlıktır.
-çeşitli antik kayıtlardan çıkarımlar-

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir