Sıvı güneş ışığı!

Haçlı seferler Kudüs’ü dinsizlerden kurtarmak için değil, Ölü deniz’de tuz haklarını elde edebilmek için yapılmıştır. Bu beyaz altının anlamını ve önemini doğru anlamak için tarihi doğru anlamalıyız. Sal kelimesi Latince’de `sol’ kelimesinden geliyor, bu da Sole, yani su ve tuz’un oluşturduğu karışımın adı, yine aynı zamanda Latince’de ve İtalyanca’da Sol : güneş demektir. Böylece `sole’ sıvı güneş ışığı, biyofotonlar, ışık kuvantları, anlamındadır. Bir çok insanda, bedenlerinde sodyum klorür fazlalığı olmasına rağmen, tuz eksikliği olduğunda, aslında damarlarında ışık olmadığı anlaşılmalıdır, bedenlerinde bütünselliği kaybetmişlerdir.

Dünyadaki tuzlar nereden geliyor ?  Milyonlarca yıllar önce, 250 milyon yıla kadar mevcut ana deniz güneşin de etkisiyle kurumuştur.  Kuruma esnasında 84 elementin elektromanyetik güçleri tuzun kristal kafesleri arasına bağlanmıştır. Enteresan olan da, bu ana denizin içindeki tuz konsantrasyonu aynı bizim fiziksel bedenlerimizde olduğu gibi oluşu , bu da % 0,97. Ve yine enteresan olan, tuzun içerdiği elementlerin aynıları bedenlerimizde de mevcut.  Aynı güneş ışığında olduğu gibi, kristalin `sole’ karışımını belli bir ışınım oranına maruz bırakınca, birkaç hafta içinde `hiç yoktan’, aslında `her şeyden’ amino asitlerin oluşmaya başladığını görüyoruz.  Canlılığı oluşturan albümin yapıtaşları, yani organik yaşam oluşmaya başlıyor.  Neden ?  Sole’nin içinde `hiç bir şey’ değil de `her şey’ olduğu için !

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir