O, O, Ye-o-we

Ursula K. Le Guin, Özgürlük ve Müzik Üstüne

  O, O, Ye-o-we,
Geri dönen olmuyor.

Bilge büyükanne diye hitap etsem kendisine gülümser miydi acaba?

An gelir her şey biter gibi olur, sonra odanın kapısı açılır, içeri bir dost girer, bir elinde ikram etmek üzere bir bardak kahve, diğer elinde çok daha sıcak bir şey: Bağışlanmanın Dört Yolu.

Güzel ve genç kadın, güzel ve yaşlı kadının yarattığı zümrüt mavisi güzelliklerden birini bırakıverir masaya, sessizce gider.

Ursula K. Le Guin bir kez daha beklenmedik bir anda hayatıma giriverir.

Bir kez daha özgürlük, mücadele ve insanlık halleri üstüne yolculuğa çıkarım nereye varacağımı bilmeden, her sayfasında bir sonraki sayfayı ve insanların geleceklerini merak ederek.

Kimi insanlar vardır, silinip gitseler zamanın akışında zerre değişiklik olmayacağını düşündürürler bize. Ursula K. Le Guin onlardan biri olmaması ile öylesine yer eder ki zihnimde, tanışmadığım günleri hatırlayıp şükrederim yarattıklarına.

Güzel ve yaşlı kadının yarattığı güzelliğin son sayfasını sarsılmış halde bitirirken bir de bakarım kitabı veren genç ve güzel kadın yine çıkıp geliverir, bu sefer elinde beyaz çiçekler ile. Romanın sonu başına bağlanır, hayatın bir ucu diğer uca geçer ilmek ilmek. Anlayamadığım, kaç boyutlu olduğunu bilmediğim bu uzay zaman karmaşasında katmer katmer hatıralar fraktal rüyalarımı besler…

Emre Sevinç

http://ileriseviye.org/blog/?p=592

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir